Yeniden Merhaba...

Ne kadar uzun zaman olmuş yazmayalı, yazmak için yola çıkıp vazgeçeli, içimdekileri harflere döküp somutlaştırmayalı...

Yazmadığıma üzülmüyorum aslında ama asıl üzüldüğüm yazacak o kadar çok şey olmuşken bunları maddeleştirmeyip hatırlanır yapamamış olmam asıl derdim....

Bugün 2018 Mayıs'ının ikinci haftası... Benim anneliği tadışımın 4.yılı...
Tam 4 yıldır anneler gününü, anne olarak kutluyorum... Annenin olup anneler günü kutlamak ayrıymış, anne olup anneler gününün kutlanmasını beklemek ayrı...
Annemin anneler gününü kutluyordum elbette... Babamla gidip seçilen hediyeler, heyecanla ezberlenen şiirler, planlanmış sözcükler o güne ve anneme özel hazırlanan herşey.. Hepsi ayrı heyecanlardı tabi ki... Ama anne olarak anneler gününün kutlanmasını beklemek....

Bu da ayrı bir heyecan.... Ben bugün kızım sayesinde anne olduktan sonra 4. anneler gününü kutluyorum bu çok anlamlı ama ben bugün bloğumla daha çok ilgilenmeye başlama kararımı, daha bireyselleştirdiğim, deneyimlediğim heyecanları paylaşmaya yeniden heveslendiğim günü kutluyorum....

Anneler günümüz elbette kutlu olsun ama ben bu anneler günümde 2018 Mayıs'ının 2. pazarında yeniden bloğuma yazmaya başlamamı, tecrübelerimi, düşüncelerimi paylaşma hevesimin yeniden yeşermesini kutluyorum. Kendimi heveslendirip, cesaretlendirmenin heyecanını yaşıyorum... Bu nedenle bu gün benim için önemli, tarihe geçmesi, açıp okudukça hatırlamamı gerektirecek bir gün...

Neden yazmayı bıraktım acaba?????

İş telaşı? Koşuşturmalar? Önem vermeden yazmamaya, paylaşmamaya alışma rahatlığı.... Zaman bulamama... Enerjimi ve gücümü başka uğraşlara yönlendirme...

Şüphesiz bunların hepsinden öte benim bloğuma eskisi kadar değer vermemiş, paylaşma isteğimi eskisi kadar beslememiş olmam asıl önemli olan.... Asıl ve en önemli nedene; benim bloğuma olan inancımı ve heyecanımı kaybetmiş olmam galiba...

Artık bu heyecan, istek ve paylaşma hevesi yeniden geldiğine göre (en azından öyle hissediyorum ve umarım böyle devam eder) yine yeniden ve yine aynı hızla, bazen harflerin ilerleyişine yanlış yazımlarıma engel olamamalarımla buradan devam ediyorum.

Her ne kadar bloğumun adı mesleğimle ilişkili olsa da aslında paylaştığım herşey insanla, var oluşum, var oluşumuz ve bu amaçta yürüdüğümüz yolun içerdikleri ile ilişkili oldu bugüne dek... Ve bundan sonra yazacaklarım da var olma yolunda yaşadığım, tecrübe ettiğim, düştüğüm kalktığım, güldüğüm ağladığım, anlayıp anlatamadığım, anlatıp hissedemediğim tüm duyguları içermeye devam edecek diye düşünüyorum.
Diye düşünüyorummmmm. Emin miyim??

Eminim demekten korkuyorum ama bu konuda istikrarı sağlayacak kadar çok duygu biriktirdim ama biriktirdiğim duyguları anlatacak gücü bulmam önemli olan ve bu gücü bulduğum her anda bloğumu okuyan herkese tecrübelerimden ve hissettiklerimden ufak bir tat bırakmaya çalışmak....

Akademisyenliği seçmemden, akademisyen anne olma yolundaki yokuşlarım ve vazgeçişlerimden, kız annesi olmamın iyi ve kötü yönlerine, Hollanda'da bir Türk olmamdan Erasmus MC Research Center'da PhD Candidate yolundaki tercihlerime, her fikri bulmak kadar o fikri büyütmenin zorluklarına, tarihin içerisindeki aşklardan tarihe karışmış aşklara, teknolojiyle hızlanmış varoluşlardan teknolojiye mal olmuş varlıklara, en çok satan kitaplardan en az okunan ama en okunası olanlara ilerlemeye var mısınız????

Ben burada, bu blogda, bu internet adresinde hem genç (!) Türk kadınlarına hem genç akademisyen adaylarına hem genç annelere bizden biz gibi, benden ama benden çok ayrı bir Fatma ile yeniden paylaşmaya başladığım için çok mutluyum. Yeniden duygularımın maddeye, hislerimin kelimelere dönüştüğünü görmek bana ilerisi için heyecan veriyor.

Varlığımın gitgide anlamsızlaştığı anlarda karşıma çıkan işaretleri yakalayıp değerlendirmeyi öğrendiğim her bir anı paylaşabilmeyi....
Umutsuzlukla başlayıp aslında umudun ta kendisini vadeden ders alışlarımı....
Aldığım her darbe ile yıkılıp ama aslında bu yıkılışımın daha güçlü kalkmama neden olan bir eğitimi olduğunu görüp şaşırmalarımı...
Kimilerine aptalca gelen sorularla karşı karşıya gelip, o soruların aslında aptalca olan cevaplarının ne kadar da akıllıca ders alışlara neden oluşunu burada paylaşmak istiyorum...

Tüm bu nedenlerle http://oncologyradiotherapy.blogspot.nl/  adresini takip eder, yorum yapar ve benim gelişmeme, gelişirken benden sonrakilere destek olmama yardımcı olursanız çok mutlu olurum, büyürüm, gelişirim daha çok üretirim...

O zaman işte yeniden merhaba.... Merhabalarımın, bugün de bunlar Var'a ilerlemesi dileğiyle....



Yorumlar

  1. fatma'cım, söz uçar yazı kalır, hiçkimse okumasa bile kızın okur ilerde, yazmaya devam....Ayşegül...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canımsın Ayşegül.... Az kaldı görüşmek üzere:))

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Radyasyon onkolojisi uzmanlığı mı istiyorsun????

1700'lü yıllar Londra'sından bildiriyorum...

Hollanda'da doktor olmak....