Yolumda ilerliyorum...
Erasmus MC
maceralarımın başlangıcından bahsederken; ilk önce amacınız olmasını
vurgulamıştım. Amaç olmadan yola çıkmak demek, nasıl ilerleyeceğini bilmeden
karanlıkta elektrik düğmesini aramaya benzer. Tüm çabaların hiçbir aydınlanma
sağlamadan harcanan ATP’den başka bir şey olamayacaktır….
Tekrar tekrar vurguluyorum: Amacınız
olsun!!!
Eğer bu kadar
sıkıntıya girecekseniz, yaşantınızı değiştirecek, başka bir ülkede o ülkenin
kültüründe, o ülkenin yaşam şartlarında yaşayacaksanız ve bugün için konuşursak
ciddi bir maddi yükün altına girecekseniz, buna değmeli.
Ne demek buna değmeli?
İlk olarak şu
demek: sizin tüm yıpranmanızın bir ürünü olmalı, bu ürün en başta kişisel bakış
açınız ile başlamalı, sonrasında döndüğünüzde bölümünüzde devam etmeli ve en
önemlisi ülkemize katkı sağlamalı. Bir değişiklik yapmalı bana göre sizde,
çevrenizde ve sizin elinizin değeceği herşeyde, her işte. İşte o zaman anlamlı
olacak herşey, işte o zaman sizinle olacak umut ve işte o zaman
aydınlatacaksınız çevrenizi bir aydın olarak. Ben yine belirtiyorum şanslıydım,
önümde bana ışık olan beni aydınlatan insanlar vardı. Bu ışıkla daha farklı
baktım önümdeki seçeneklere ama eminim sizin de önünüzde pek çok ışık var size
yol veren, bir de benim bloğum olsun istedim size ışık olmasa da fikir veren…..
Amacınız var,
eee peki ya sonra diye soruyorsunuz elbette haklı olarak J Bu amacınızı çok güzel
anlatabilmelisiniz bundan sonra. İşte bunun adı da ‘State of interest letter’
oluyor. Nasıl yazılır bu yazı bu blogda bundan bahsetmek istiyorum.,
Hedefiniz belli
ise, internetten araştırma ile başlayın yolunuza, kim sizinle aynı hedefe
odaklanmış, bu konuda kimler önde yürüyor, kim ile çalışırsanız size en çok
katkı sağlar… Bana göre bu aşama gerçekten sıkıntılı. Çünkü araştırmaya
başlayınca karşınıza binlerce yayın yüzlerce isim çıkacak. Bu aşamada yapmanız
gereken bu kişilerin çalıştıkları kurumları araştırmak ve bu kurumların minimum
isteklerini karşılayıp karşılamadığınız kontrol etmek olmalı. Sonrasında bu
merkezlerin temel olarak kullandığı dili bilin. İngilizceyi siz varsınız diye
zorlama ile konuşacaklarsa ve siz onların dilini bilmiyorsanız bu iş baştan
biter bana göre. Bu nedenle benim için seçenekler Amerika, İngiltere
(laboratuvar çalışmaları zayıftı o nedenle İngiltere üzerine çok yoğunlaşmadığımı
itiraf etmem gerek) ve Hollanda seçenekleri kalıyordu. Çünkü Fransızca
konuşamıyorum, Almancam da ancak okuduğumu kısmi anlama seviyesinde J (Şuan Flemenkçe
konusunda kısmen bunu söyleyebiliyorum ne mutluJ
Kursa gitsem çok kolay öğrenirim diyerek reklam aldım araya ama buna şuan için
niyetim yok…)
Merkezleri ve
kişileri belirlediniz, bundan sonraki aşama bu kişilerin mail adreslerine
ulaşmak elbette ama bu tek başına yeterli olmuyor. Mutlaka bu merkezlerim, yurtdışı
araştırmacılarla ilgilenen bölüm sorumluları oluyor eğer ulaşabiliyorsanız bu
konudaki sekreterlerin maillerine ulaşıp onlara da mail atmak en güzeli
elbette. Neden en güzeli? Çünkü eğer yanına gitmek istediğiniz hoca gerçekten
bu işle ciddi olarak ilgileniyorsa; dünyanın her yerinden çok sayıda bu şekilde
mail alıyor demektir ve dolayısı ile hangi mailin gerçekten bu işle ilgili
hangi mailin fake ve hangi mailin öylesine yazıldığının farkına varması zor
olabilir. Bu ne demek; mailinizin çöp kurusunu boylaması demek elbette… Yani
ulaşamadınız diyelim mutlaka ısrar edin uğraşın, çabalayın, tekrar tekrar yazın
tabi ki ama bulabilirseniz de fellow rotasyonlarıyla ilgilenen kişilere ulaşın.
En kolayı bu çünkü onlar yer var mı, bu dönem hangi konularda yer açabilecekler
biliyorlar ve size başvuru tarihleri ve şekillerine ilişkin net bilgiyi
verebilecekler. Eğer benim gibi lab temelli bir şekilde çalışmak istiyorsanız,
o zaman işler karışıyor, çünkü belli sayıda kişiye ancak izin alınabiliyor,
sizin o laboratuvarda aktif çalışabilmeniz, oradaki malzemeleri kullanabilmeniz
için alınması gereken izinler var ve sayı kısıtlılığı nedeni ile o dönem
kadroları dolmuş olabiliyor. Bu konuda dikkatli olmak lazım. Diğer taraftan
klinik çalışma yapacaksanız da yanına gideceğiniz hocanın belli kontenjanı
olabilir research için, bu konuda bilgiyi de yine insan kaynakları departmanı
ve uluslararası araştırmacı yerleştirme birimi daha çok bilgi verebiliyor.
Tüm bunlar bir
yana, diyorsanız ki, abla sen ne anlatıyorsun ya benim tanıdığım var işte
bilmem nerde beni alacak yanına… İşte o kişi için buraya kadar okudukları bile
zaman kaybıdır diyebilirim. Zira o kişinin amacı zaten belli olan o kişinin
yanına gitmek hedefi de onun önereceği ya da elindeki işi yapmaktır. BİTTİ,
NETTT!
Benim
yazdıklarım diğerleri için…
Yanına gitmek
istediğiniz kişi belli, sizin ve onun ilgi alanlarını ortak olduğunu
düşünüyorsunuz, pekala hadi bakalı o zaman klavye başına J Öncelikle yanına
gitmek istediğiniz hocanın pubmed’den en son hangi yayınları yapmış olduğuna,
hangi konularla ilgilenen araştırmacıları yanına alıp ilk isim yaptığına bakın.
Bu size hocaya yazacağınız mektupta çok yardımcı olacak. Bir kere onun en son
nelerle ilgilenmiş olduğunu yazın ve sizin de bu konuları gerçekten ilgi çekici
bulduğunuzu belirtin. Ek olarak hangi konuda ne tür bir araştırma yapmak
istediğinizi ve asıl önemli olan neden öyle bir konuya ilgi duyduğunuzu net bir
şekilde belirtin. Bu size yanına gitmeyi düşündüğünüz kişi konusunda ne kadar
bilgili olduğunuz ve hedefinizi bilip bu hedef için bir fedakarlık yapacağınız
imajını kazandıracak ve en güzeli eğer ellerinde bu konuya yönelik bir çalışma
varsa sizi bu konuya dahil etme olasılığını düşündürecek. Eeee eğer bir de
karşı taraftan herhangi bir maddi talep söz konusu değilse ve siz kendi
kendinizi finanse edeceğiniz söylerseniz işler AVRUPA için kolaylaşıyor. Evet
işler bu açıdan Amerika için de bir nebze kolaylaştırıcı faktör olabiliyor ama
Amerika’da özellikle lab konusunda eğitim almak istiyorsanız, sizden lab
kullanma ücreti başlığı altında aylık belli bir miktar taleb edilebiliyor ve
işte bu aşama gerçekten sıkıntı çünkü zaten çok az bir destek bulunabildiğini
ve bu destek parasının yaşamak için kullanacağınızı düşünürsek lab kullanma ve
çalışma ücreti başlığı altında alınacak para sizi maddi anlamda çok sıkıntıya
sokabilir. Bu konularda fikir sahibi olarak, benim yazdıklarımı da dikkate
alarak yol almanızı öneririm…
Avrupa (daha
doğrusu Hollanda) vs Amerika….
Hiç bahsetmeyeceğimi
mi düşündünüz? Elbette ki bu konuda da yazacağım. Hatta bundan sonra gitmeyi
düşündüğüm bölümün ve yanında çalışmak istediğim hocanın adı da belli J Size de elbette
yazacağım ve bilgi vereceğim.
Sevgiler…
Yorumlar
Yorum Gönder